Ramazan ayında Şeyh Abdulaziz Debbağ Hazretleri’nin El-İbriz adlı kitabını okumak nasip
oldu. Çok ilginç ve alışıla geldiğimiz bilgilerin dışında dini konulara açıklık getiren El-İbriz, ele aldığı konulara olağanüstü bir yorum getiriyor ki hayran kalmamak mümkün değil.İki cilt olan El –İbriz kitabının birinci cildinin 545
ve 546 sayfasında anne -babaya karşı gelmenin olumsuz ve olumlu sonuçları ifade
edilmiş.
Abdulaziz Debbağ Hazretleri’ne göre anne-babaya isyan
edenlerde dört olumsuz durum hâsıl olur.
Bunlar;
Birincisi : Dünya ondan uzaklaşıp ayrılır, cehennem
mümine buğzettiği gibi dünya da öylesine
buğzeder.
İkincisi :
Anne-babaya isyan içerisinde olanlar toplum arasında konuştuğunda Allah
dinleyicilerin kalbini ondan çevirir ve hazır olanlar onu dinlemez olur. Allah
onun sözünden bereket ve nuru söküp alır ve böylece toplum arasında sevilmeyen
bir kimse olarak kalır.
Üçüncüsü : Divan ehlinden olan Allah’ın velileri ve
tasarruf sahipleri ona rahmet nazarıyla bakmazlar ve ebediyyen onu gözetmezler.
Dördüncüsü : Yavaş yavaş iman nuru eksilmeye başlar.
Allaha bir kulu hakkında bedbaht olmaya irade ettiğinde onu böylece iman
noksanlığına uğratır da imanın nuru tamamen gidinceye kadar devam eder……….. Anne-babasına
asi olduğu için noksan iman musibeti içinde ölür.
Buna karşılık ana-babaya saygılı olmak, onların
hoşnutluğunu kazanmak şu dört olumlu sonuca götürür.
Birincisi : Cennet mümini sevdiği gibi dünyada onu
sever.
İkincisi : Halk arasında sözü tatlı olur. Toplum
tarafından sevilir.
Üçüncüsü : Allah’ın veli kulları ona karşı merhametli
ve şefkatli olur.
Dördüncüsü : İmanı yavaş yavaş artıp olgunlaşır. İman
etmiş olarak Allah’ın sevgilisi olarak vefat eder ve cennete nail olur.
Abdülaziz Debbağ Hazretleri’nin El-İbriz adlı kitabının
anne-baba konusunda anlattıklarından ben şöyle anlıyorum.
Bu hususlar inanan ve Allah’ın emirlerine riayet eden
insanlara yönelik bir öğüttür. İnanmayanlara yönelik bir durum değildir. Müslüman
bir kimse için İtaat, Allah ve resulünden sonra anne ve babaya yapılması
olmazsa olmaz bir zorunluluktur. Evlatlar anne – babanın haram derecesinde
olmayan tüm isteklerini yerine getirmek zorundadır. Bırak onları incitmeyi
Kur’an-ı Kerim’in ifadesi ile onlara “ÖF” ifadesi bile kullanamazlar.
Yaşadığım süre içerisinde benim şahsi izlenimim anne
ve babanın duasını alanlar bu dünyada huzurlu olarak hayat sürmektedirler.
İşleri düzgün ve kazandıkları bereket olarak kendilerine dönmektedir. Anne ve
babanın rızasını kazanamayanlar ise hangi konum ve durumda olurlarsa olsunlar
nasipsiz ve huzursuz olarak hayatlarını sürdürmektedir.
Anne ve babanın rızasını aldığı halde perişan bir
hayatı yaşamak zorunda olanlar ise İslam’ın başka hususlarında kendi
hayatlarını gözden geçirmelidir. Bilemediğimiz ve anlayamadığımız nedenlerden
kaynaklı sıkıntılarımız var ise bunu da günahlarımıza kefaret, ahirette sermaye
ve Allah’ı hatırlama vesilesi olarak bilmelidir. Bilinmelidir ki; haram helal
konusunda çizgi dışına çıkmış gerek insan ve gerekse devletlerin bu dünyadaki
refahı ve huzuru bu dünya ile sınırlı kalacaktır. Onlar Allah’ı unutarak bu
dünyada sınırsız ve sorumsuz yaşadıkları ve yaptıkları ölümden sonra azap
olarak önlerine kesinlikle konulacaktır.
Biz inananlar yaptıklarımızı Kitabımız Kur’an-ı Kerim
ve Peygamberimiz Hazreti Muhammed (SAV)’in emirleri doğrultusunda Allah’ın
rızasını kazanmak için yaparız. Anne babamıza karşı sorumluluklarımızda bu
doğrultudadır. Bizler onlara hürmet göstermekle önce Allah’a ve sonra da
peygamberimize hürmet göstermiş oluruz. Peygamberimiz “ Cennet annelerin ayağı
altındadır” buyurmaktadır. Başta annem ve babam olmak üzere bütün vefat eden
anne ve balara Allah’tan rahmet, sağ olan tüm anne ve babalara uzun ömürler diliyor
ellerinden öpüyorum. Anne ve babasına hürmet gösterenlere selam olsun!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder